Ordu’da Banka Mevduatları 10 Yılda Yüzde 2174 Arttı: Karadeniz’de Rize Lider Ordu 32. Sırada

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun (BDDK) verilerine göre, Türkiye genelinde banka mevduatları son 10 yılda yüzde 1862 artarken, Ordu’da bu oran yüzde 2174 olarak gerçekleşti. 2015 yılında 2 milyar lira seviyesinde olan toplam mevduat, 2025’te 47 milyar lirayı aştı.

2015–2025 dönemini kapsayan BDDK raporuna göre, Orta ve Doğu Karadeniz illeri arasında Rize yüzde 2342’lik artışla bölgesel lider olurken, Tokat yüzde 2225, Ordu yüzde 2174, Sinop yüzde 2169, Giresun yüzde 2082 artış oranı yakaladı.
Bu oranlarla Ordu, Türkiye genelinde 32. sırada, Karadeniz bölgesinde ise ilk 5 il arasında yer aldı.

GİRESUN VE SAMSUN ORDU’NUN GERİSİNDE KALDI
Karadeniz illeri içinde Giresun ve Samsun’un artış oranı Ordu’nun altında kaldı. Giresun’da mevduatlar %2082, Samsun’da ise %2045 oranında artış gösterdi.

Giresun’un 2015 yılında 2,6 milyar lira olan toplam mevduatı 2025’te 54,2 milyar liraya yükselirken, Samsun’da ise bu rakam 10 yılda iki kattan fazla artış kaydetti.

TÜRKİYE GENELİNDE MEVDUATLAR 10 YILDA 22,9 TRİLYON TL’YE ULAŞTI
Türkiye genelinde toplam banka mevduatları 2015–2025 arasında %1862 artarak 22,9 trilyon TL’ye ulaştı. Oransal artışta Kastamonu %3438 ile ilk sırada yer alırken, onu Adıyaman (%2902), Diyarbakır (%2796), Şanlıurfa (%2794) ve Gaziantep (%2734) izledi. En düşük artış ise Hakkari (%1125), Zonguldak ve Siirt illerinde görüldü.

BÜYÜKŞEHİRLERDE TABLO DEĞİŞTİ
Büyükşehirler arasında İstanbul, %1833’lük artış oranıyla toplam mevduatın %43’ünü elinde bulundurarak finansal gücünü korudu.
Ankara ise %1552 artışla Türkiye ortalamasının altında kaldı ve en az artış gösteren 5 şehir arasına girdi. Başkentin toplam mevduattaki payı %15’ten %12,3’e gerileyerek görece bir gelir kaybı yaşadı.

ORDU EKONOMİSİNDE GÜVEN GÖSTERGESİ
Uzmanlara göre, Ordu’daki yüksek mevduat artışı kentteki finansal istikrar, tasarruf eğilimi ve banka kullanım oranlarının yükselmesiyle ilişkilendiriliyor.

Mevduat artışına rağmen bölgesel gelir dağılımı ve yatırım oranlarının aynı hızda artmadığına dikkat çekiliyor.